Teknoloji kavramı günlük hayatta sıkça karşılaştığımız ancak tam olarak anlamını hiçbir zaman anlayamadığımız kavramların başında gelmektedir. Teknoloji robotlar mı demektir? Yoksa makineler mi? Aslında teknoloji kavramı tüm akla gelenlerden çok daha geniş kavramları karşılamaktadır. Teknoloji bir uygulama biçimidir. Bu uygulama biçiminde ise belirli amaçlar için gözleme ve kanıtlara dayalı bilgilerden faydalanarak uygulama gerçekleştirilir. Yani teknoloji dediğimiz kavram, bir sorunu çözerken ya da bir amaca ulaşırken bizim topladığımız bilgilerle istediğimize ulaşmamız demektir. Bu tanımdan anlayabileceğimiz gibi teknolojinin temelinde insan ve insan ihtiyaçları vardır. İnsanların ihtiyaçları ile birlikte çaba ve çözüme ulaşabilmek için pratik ve bilgi gerekir.
Teknoloji ve Bilimin İlişkisi Nedir?
Teknolojiyi hayatımızın pek çok alanında birçok şeyi tanımlarken duymuş olabiliriz. Bazılarımızın zihninde teknoloji kitaplarda yazan bilgiler, bazıları için ise maddeler olabilir. Teknolojiye daha soyut bir şekilde yaklaşarak nerede olduğunu doğru bir şekilde tanımlamak gerekir. Teknoloji ve bilimin ilişkisi nedir? Teknoloji, bilim ve uygulamalar arasında köprü konumunda bulunur. Bilgileri alarak pratiğe dökme işinde teknoloji köprüsünü kullanmamız gerekmektedir. İnsan rahatını sağlayabilecek olan bilgilerin uygulamada karşımıza çıkan şekli olarak da bahsedebiliriz. Bilim sayesinde ulaştığımız bilgilerin, gerçek hayattaki uygulamalarda vücut bulmasını sağladığı için teknoloji ve bilim kavramlarını büyük bir olayın önemli iki parçası olarak düşünebiliriz.
Teknolojik Ürünlerin Temeli Bilime Dayanır Mı?
Teknoloji kavramlarını tüm bu açılardan incelediğimiz zaman varabileceğimiz temel sonuç bilim ve teknolojinin bir sebep-sonuç döngüsünde birbirine sıkı sıkıya bağlı olduğudur. Teknolojik gelişmelerin yaşanabilmesi ve hatta düşünülebilmesi için bilimden gelen bilgilere, keşiflere ve düşüncelere ihtiyaç duyulmaktadır. Ortada bir fikir olmadığı sürece herhangi bir şeyin geliştirilemeyeceği düşünülemez. Bu nedenle teknolojik gelişmelerin tamamının bilime dayandığını ve bilimden beslendiğini söyleyebiliriz. Aynı şekilde biliminde gelişebilmesi ve genişleyebilmesi için teknolojinin beslediklerine ihtiyaç duyduğunu tahmin edebiliriz. Bilimsel gelişmelerin farklı boyutlarda değerlendirilmesi ve yeni şeylerin denenmesi neticesinde sınırların ötesini görebilmek için teknolojinin yani pratiğin nereye kadar gidildiğinin görülmesi gerekmektedir. Her iki kavram ve bu kavramlardan doğan geliştirmelerin birbirine bir döngü içerisinde bağlı olduğunu ve birbirlerini diğerlerinden gelen verilerle beslediğini söylemekte mümkündür. Birbirlerinin sonucu olan bu iki kavramın gelecekte daha birçok fikir ve gelişmeye öncülük edileceği tahmin edilebilir.
Bilim ve teknoloji, hayatın kolaylaştırılması açısından bir döngü içerisinde birbirlerinin sınırlarını ve sonuçlarını değerlendirerek var olur ve katkıda bulunur. Gelecek ve geçmişin tahminleri de yine bu kavramların geliştirilmesiyle tahmin edilebilir ve yeni fikirlerin önü açılabilmektedir.
Yorumlar kapatıldı.